Fatma hanım kümesinde dört tavuğu bir horozu vardı. Horozu karşı komşunun horozu hasta olduğu için onu ziyarete gitti. “Geçmiş olsun horoz kardeş,” dedi. “Teşekkür ederim sağol.” Sonra başladı anlatmaya . “Veterinere gittim. Bana ilaç verdi kullanıyorum. Doktora giderken neler gördüm biliyor musun.” “Neler gördün?” “Irmaklar dereler deniz gördüm. Bir çok arabalar yollar büyük büyük binalar alış veriş yerleri gördüm. Çok güzel yerler gördüm çok.” Bunları duyan Fatma hanımın horozu iç geçirmiş. Ben nasıl bu yerleri görebilirim diye düşünmüş. Sonra kümese dönmüş. Hasta numarası yapmaya başlamış. Yere çömelmiş. Boynunu yan tarafa bükmüş öylece duruyor. Fatma hanım kümese gelip yem vermek istediğinde horozu öyle görmüş. Hasta diye çok üzülmüş. Verdiği yemlerden de yemeyince Fatma hanımın canı 
iyice sıkılmış. Ertesi günü sabahtan hazırlanmış. Horozunu üstü açık sepete koymuş. Komşunu pikabının üzerindeki eşyalarının üstüne koymuş. Kasabaya doğru yol açıkmışlar. Fatma hanımın horozu çok sevinçliymiş. Her yeri görebiliyor. Irmakları denizi büyük binaları görebiliyordu. Araba ile seyahatte hoşuna gitmişti. Sonunda kasabaya vardılar. Arabadan veterinerin önünde indiler. Fatma hanım horozu aldı. Veterinerin odasına muayene haneye çıkarttı. Veteriner iyice muayene etti. Odasına geçti Fatma hanımı da çağırdı. “Fatma hanım sizin horozunuzun hiçbir şeyi yok sapa sağlam sanıyorum biraz gezmek istemiş kasabayı görmek istemiş. Ben bir ilaç vereceğim kilo aldırıcı biraz kilo alsa iyi olur,” demiş ve Fatma hanımı horozu ile birlikte uğurlamış. Fatma hanım horozuna mırıldanarak söylenmiş. “Seni gidi hınzır seni. Ama sende haklısın. Ara sıra gezmek lazım,” demiş. “Tavukları da gezdirmem lazım,” demiş. 
Eczanenin önüne varmış . Horozu dışarıya bırakıp ilacını almış. Horoz böyle yerleri gördükçe çok mutlu oluyormuş. Fatma hanım horozu almış sepeti koluna takmış. Komşusunun arabasına binmek için yola koyulmuş. Komşusunun eve dönüş saatinde arabasının yanına varmış arabaya binmişler. Köye doğru yola çıkmışlar. Fatma hanımın horozu araba ile seyahati çok sevmiş giderken çevreyi seyretmek ayrı bir mutluluk kaynağıymış. Eve gelmişler. Horoz iyileşmişti. Hastalıktan hiçbir şey kalmamıştı. Fatma hanım yorulsa da horozunu iyi olmasına sevinmişti. Daha ileriki günlerde tavuklarını da kasabaya getirip gezdirdi. Horozu ve tavukları çok mutlu oldu.