ORMAN İÇİ MASALI

Dört kanka kuzen tatili köyde geçiriyorlardı. Köyün üç tarafı da ormanla çevriliydi. Yukarısında ise yaylası vardı. Kuzenlerin dayıları  orman içinde  su deposuna gidecekti. Oradan da pınara geçecekti. İçme suyu yolunda bir arıza vardı ona bakacaktı. Çocuklara baktı hadi sizi de getireyim gezmiş olursunuz dedi. Çocuklar annelerinden izin aldılar. Anneleri tembihlerde bulundular birbirinizden sakın ayrılmayın ve dayınızı takip edin dediler. Çocuklar ve dayıları yola çıktılar.
Orman içinde hep yokuş çıkıyorlardı. Şakalaşıyorlardı. Kurt sesi çıkarıyorlardı. Ayı sesi çıkarıyorlardı. Böğürtlen yiyip şakalaşıyorlardı. Biraz meyilli yokuş  çıkıyorlardı.  Sonunda betondan yapılma bir  yapıya ulaştılar. Yanında küçük bir kulübe tahtadan yapılma. Sadece yağmurdan koruyan bir kulübeydi. Burası  su toplama merkeziydi. Pınar biraz daha yukarıdaydı. Çocuklar yorulmuştu. Dayıları “biraz daha yolumuz var,” dedi. Çocuklar “biz seni burada beklesek olur mu?”  dediler. Dayıları pek istemedi ama “buradan bir yere ayrılmayın beni burada bekleyin,” dedi ve gitti. Çocuklar beklediler. Beklediler  canları sıkılmaya başladı. Yavaş yavaş biz köye dönelim gibi söyleyenler var  bekleyelim diyenler var. Köye gideceğiz diye kaybolma riski var. Bekleme iyice uzayınca iki çocuk biz köye döneceğiz dediler. Diğerleri de onları yalnız bırakamadılar. Hep birlikte yola koyuldular.
Yol tanıdıktı. Ama biraz gidince  orman içi tanıdık gelmemeye başladı . Geldikleri yerlere hiç benzemiyordu. Bir birbirleri ile konuşuyorlardı. Hep  Yokuş aşağıya gittik mi köye varırız diyorlardı. Ama artık şakalaşmıyorlar böğürtlen yemiyorlardı. Birazda korkuyorlardı. Yolu hemen hemen yarılamışlardı. Sessizce yürürken bir ses duydular bir homurtu şeklinde. Hemen biri birlerine baktılar. Hepsi ben ses çıkarmadım der gibi  baktılar bir birlerine. Arkalarına bile bakmadan son sürat koşmaya başladılar.

Koşarken  bir birlerinden ayrılmamaya olanca hızla koşmaya devam ediyorlardı. Koştular koştular. İlerde ağaçların arsından evler görünmeye başladı. Yine koştular. Köyün öbür tarafına çıktılar. Köyün içine girince rahatladılar soluklandılar çok yorulmuşlardı. Bir birlerine o ayı değimliydi. Herhalde ayıydı . Peşimize koşmadı. Büyük tehlike atlattık. Beklide ayı değildi bir domuz olabilirdi. Çocuklar bir birlerine beklemeliydik dediler. Eve vardılar anneleri dayılarını beklemeden geldikleri için onlara kızdı. Sonra dayıları geldi dayıları da onlara  kızdı. Beklemeliydiniz dedi.