SOKAK KÖPEĞİ ALACA MASALI

Alaca  bir sokak köpeğiydi. Siyah bir köpekti. Ayaklarında beyazlar olduğu için  ona alaca diyorlardı. Sokak köpeği olduğu için bazen tok bazen de aç gezerdi. Bazen içecek bir su bulamazdı. Susuz ve aç kaldığı zamanlar sahipli köpeklerin yanına giderdi. Onlar alacaya su ve yiyecek verirlerdi. Ama bu durumdan çok rahatsızdı. Onunda bir sahibin olmasını çok istiyordu. Bazen sokak köşe başlarına yiyecek ve su koyan hayvan severler oluyor ama  yeterince olmuyordu. Aç ve susuz dolaşmak zorunda olduğu zamanlar çok oluyordu.

Sahipli köpeklerin bir yuvası oluyor bahçeleri oluyor ona bakan bir aile oluyordu. Sahipli köpeklerle ilgilenen çocuklar oluyordu. Bu duruma çok gıpta ediyordu. Sahipli köpekler hiç aç ve susuz kalmıyorlardı. Sahipleri onları arada bir yıkıyorlardı. Tüyleri pırıl pırıl dolaşıyorlardı. Onunda bir sahibi olmalı. Onunla ilgilenen çocuklar olmalı. Bu nasıl olmalı diye kara kara düşünüyordu. Yolda yürürken bir bahçeli evin taşındığını gördü. Köpeklerini de alıp gidiyorlardı. Taşınma işi bittikten sonra alaca hemen  köpek kulübesine yerleşti. Hem eve bekçilik yapıyordu hem de yeni gelecek ev sahiplerini bekliyordu. İki gün geçmişti. Evin önünde bir araba durdu. İlk önce iki çocuk indi. Sonra anne ve babaları indi Çocuklar yeni evimiz burası mı dediler ve bahçeden içeri girdiler. Alacayı gördüler. Alaca onlara kuyruk salladı. Başını elerinin arsına aldı. Sonra tekrar kuyruk salladı. İki kardeşten biri “baba bu köpek bizim olsun mu,” dedi. Hem kulübesi de var biz ona bakarız dedi. Kız kardeşi de, “Bakarız baba.” dedi. Baba ve anne ısrarlara dayanamayıp peki bizim olsun dediler. Yalnız köpeği yıkamamız lazım dedi. Sonra karnını doyurmamız lazım dediler.

Eve girdiler eve baktılar sonra çıkışta alacayı bahçe de yıkadılar. Sonra marketten köpek maması alıp alacaya verdiler.  Artık alacanın da bekçilik yaptığı bir evi ve ona bakan iki çocuk vardı. Mutluydu.